İşyeri Kapatma Kararları ve İptali Kulaçoğlu Hukuk Bürosu
Seçilen üyeler rütbe ve kıdem sırasına göre AYİM başkanlığına, başsavcılığına, daire başkanlıklarına ve üyeliklere Milli Savunma Bakanı ve Başbakan tarafından imzalanan ve Cumhurbaşkanı tarafından onaylanacak kararname ile atama yapılır ve atamalar Resmi Gazetede yayınlanır. Mahkeme başkanı, başsavcı ve daire başkanlarının askeri hakim sınıfından olması zorunludur(m.9). AYİM’de askeri hakim üyeler ve kurmay subay üyeler olmak üzere iki tür üye vardır. En az yarbay rütbesindeki birinci sınıf askeri hakimler ile, iki yılını doldurmuş kurmay yarbaylarla albay rütbesinde üç yılını doldurmamış kurmay subaylar üye seçilebilir(m.7). Askeri hakim sınıfından olan üyeler, bu sınıftan olan başkan ve üyeler tamsayısının salt çoğunluğu ile her boş yer için gösterilecek üç aday arasından, hakim sınıfından olmayan üyeleri ise Genelkurmay Başkanlığınca her boş yer için gösterilecek üç aday arasından Cumhurbaşkanınca seçilir(m.8). AİHM, yukarıdaki kararında ayrıca başvurucuların, askerler ile sivil şahıslar arasındaki eşitlikçi olmayan muameleye yönelik itirazlarını da incelemiş, askeri yaşamın şartları, gerekleri ve niteliğinin sivil yaşamdan farklı olduğunu, bu nedenle Sözleşme’yle bağdaşmayan bir ayrımcılık olmadığına karar vermiştir. Yukarıdaki düzenlemelerden anlaşıldığı üzere, asker kişilerin düşünce açıklama ve yayma hürriyetinin önemli ölçüde sınırlandığını, bu sınırlamanın millî güvenlik ve kamu düzeni amacıyla gerçekleştirildiği görülmektedir. Her üç maddenin ikinci fıkrasında belirtilen özel sınırlama sebeplerinden millî güvenlik kavramından hareketle yükümlü askerlerin özel hayatın gizliliği, konut dokunulmazlığı ve haberleşme hürriyeti alanlarını sınırlanabileceği düşünülebilir ise de, bu sınırlama hem geçici, hem de dolaylıdır.
“Kayıtsızlık”; aldırmasızlık, ilgisizlik, umursamazlık ve lakayt olma halidir[167]. “Düzensizlik” ise; düzensiz olma durumu, tertipsizlik, intizamsızlık, nizamsızlıktır[168]. Dolayısıyla düzenli olmak, tertipli, sistemli, muntazam, yerli yerinde ve kararlı davranmaktır. O halde bir Devlet memuru, hizmetin verimliliğini ve etkinliğini azaltacak şekilde tutum ve davranış içine giriyorsa düzensiz hareket ediyor demektir[169]. Maddesi, nöbet görevlerinin aksatılmadan yürütülmesi gibi bir amaçla kabul olunmuştur[151]. Nöbetçi, nöbet hizmetinin yapılması için görevlendirilen şahıstır. İçHizK bakımından rütbe ve statüsü ne olursa olsun nöbet hizmeti ifa eden herkes nöbetçidir. Suçun faili üst ve amir konumunda bulunan asker kişilerdir.
Kanun koyucu bu düzenlemeyle, ceza verildiği anda şikâyeti incelemekle yetkili amirin herhangi bir şekilde görevi başında bulunmadığı durumlarda (atama, izin, emeklilik gibi) şikâyetin yerine gelen kimse tarafından incelenmesine imkân sağlamıştır. Maddesinde, disiplin cezasına karşı idari başvuru (itiraz) için, “şikâyet” kavramı kullanılmıştır. “Şikâyet” kavramının sözlük anlamı, hoşnutsuzluk belirten söz veya yazı, sızlanma, yakınma, birinin yaptığı yanlış bir iş veya davranışı daha üst makamdakine bildirme[429]; hukuki anlamı ise, takibi şikâyete bağlı olan suçlarda mağdurun Cumhuriyet Savcılığına takibata başlaması için müracaatta bulunması[430] olarak tarif edilmektedir. Soruşturma sonucunda Devlet memurluğundan çıkarma cezası teklif edilip, yüksek disiplin kurulunca bu teklifin reddi halinde, atamaya yetkili amir doğrudan bir alt ceza olan kademe ilerlemesinin durdurulması cezası veremez. Bu cezayı verebilmesi için disiplin kurulunun kararının da alınması gerekmektedir[372].
Böylece sözleşmeci devletlerde benzer ya da aynı işi yapan kamu görevlilerine, ulusal çalışma sisteminden ve çalışanlar ile idari otorite arasındaki hukuki ilişkiden (bir sözleşmeyle veya atama yoluyla göreve gelmiş olması farketmeksizin) bağımsız olarak, AİHS aynı şekilde uygulanabilecektir. Yaklaşık 50 yıl öncesinde ve o günün değer yargıları ve maddi koşulları gözetilerek verilen bu karar, kanaatimizce günümüzün değer yargılarıyla örtüşmemektedir. 21 gün boyunca sadece ekmek ve su ile beslenmek belli aralıklarla normal öğün verilse dahi) kişinin sağlıklı yaşama hakkının ihlali olduğu gibi, aç bırakma çağımızın ceza yöntemleri arasında kabul edilemez. Katıksız hapis cezası niteliği itibariyle insan onuruna bağdaşmayan eziyet verici bir cezadır. Bu ceza 4551 sayılı yasa ile yürürlükten kaldırılmıştır. Askerlerin sivillerden farkı, gerektiğinde vatan, cumhuriyet ve vazife uğrunda bilerek ve isteyerek yaşama hakkından vazgeçme mecburiyetinin olmasıdır[500]. Bu husus, 211 sayılı İç Hizmet Kanunu’nun 37.maddesinde metni verilen askerlik yemininde ve 39. Bunun yaptırımı olarak da Askeri Ceza Kanunu’na, vazife ve hizmette şahsi tehlike korkusunun cezayı hafifletmeyeceğine ilişkin bir hüküm konmuştur (m. 46/1). 6 no’lu ek protokol 28 Nisan 1983 tarihinde imzaya açılmış, 01 Mart 1985 tarihinde ise yeterli sayıda devletin onayı ile yürürlüğe girmiştir. Maddesinde ölüm cezasının kaldırıldığı, hiç kimseye ölüm cezasının verilemeyeceği ve hiç kimsenin idam edilemeyeceği belirtilmiş, bu şekilde barış zamanında idam yasağı düzenlenmiş, 2. Maddesinde ise savaş zamanında ölüm cezası düzenlenmiştir.
Kanaatimizce, temel hak ve özgürlüklerle ilgili yasa metinlerini yorumlarken, daraltıcı değil hak ve özgürlük alanlarını, bu bağlamda yargısal denetimin sınırları genişletici yorum yapılmalıdır. Çoğunluk görüşü bunun tam tersine karar vermek suretiyle gerçek bir hukuk devleti olma yolunda katkı sağlamamıştır. Ancak Anayasa Mahkemesinin bu kararına rağmen AYİM, istikrarlı bir şekilde disiplin cezalarını yokluk teorisiyle denetlemeye devam etmektedir. AYİM’nin bu tutumu, Anayasa Mahkemesi kararlarının gerekçelerinin bağlayıcılığı tartışmasını gündeme getirmekte ise de bu konu tezin kapsamı dışında olduğundan incelenmeyecektir[797]. AYİM bu tür davalarda öncelikle dava konusu yazının uyarı cezası olup olmadığına karar vermekte, uyarı cezası olduğuna karar verirse disiplin cezaları yargı denetimi dışı olduğundan ancak yokluk denetimiyle sınırlı olarak denetim yapmaktadır. Eğer disiplin cezası olmadığını tespit ederse bu kez idari uyarı yazısının idari davaya konu olabilecek nitelikte olup olmadığını irdelemektedir[776]. Kanunun 35/b maddesinde ise; “İlgililer, hakkında idari davaya konu olabilecek bir eylem veya işlemin yapılması için idari makamlara başvurabilirler. Bu halde yetkili makamlar en çok altmış gün içinde bir cevap verirler. Bu süre içinde cevap verilmez ise, istek reddedilmiş sayılır. İlgililer altmış günün bitiminden itibaren idari dava açma süresi içinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde dava açabilirler.” denmektedir. Maddesinde, adil yargılanma hakkı, medeni hak ve yükümlülükler ile suç isnadına ilişkin konularda tanınmıştır.
Birinci Bölümde açıkladığımız üzere, ceza hukukunda kural olarak her suç oluşturan netice ayrı ayrı cezalandırılır. Ancak “suçların içtimaı” olarak adlandırılan bazı durumlarda bu ilkeye istisna getirilmiş, birden çok suç oluşturan neticeye rağmen failin bunlardan sadece birisi yönünden cezalandırılması kabul edilmiştir. Maddesine göre, işlediği bir fiil ile birden farklı suçun oluşmasına sebebiyet veren kişi, bunlardan en ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı cezalandırılır. Fikri içtima durumunda, işlenen bir fiilin ortaya çıkardığı tek netice birden fazla ceza hükmünü ihlal etmekte, ancak bunlardan sadece en ağır cezayı gerektiren kanun hükmüne göre ceza verilmektedir. Örneğin, adam öldüren bir kişinin fiilinin aynı zamanda kasten yaralama suçunu da oluşturmasına rağmen sadece adam öldürme suçundan dolayı cezalandırılması gibi. Ayrıca yasada açıkça belirtildiği üzere askeri hakimlere verilen disiplin cezaları kesPinUp pin-up casino giriş. Bu cezalara karşı idari başvuru yolu da düzenlenmemiş olup bu durumun sakıncalarına ikinci bölümde ayrıntılı olarak değinilecektir. Memurun kabul edilebilir bir özrünün bulunması veya herhangi bir özrü bulunmamasına rağmen göreve gelmemesinin kesintisiz olarak üç günü tamamlamaması yani devamsızlığın birer, ikişer günlük kesintilerle gerçekleşmesi halinde suç oluşmayacak ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezası uygulanması da söz konusu olamayacaktır.
- Bu şekilde görevlendirilecek subayın teğmen, üsteğmen, yüzbaşı veya binbaşı rütbesinde olması şarttır.
- İdari para cezasını ödemeyen kişi hakkında icra takibi yapılarak bu tutarın tahsil edilmesi mümkündür.
- Tüzüğü incelemeden geçmemiş veya inceleme sırasında belirlenen aykırılıkları veya noksanlıklarını tebligata rağmen gidermemiş dernek veya federasyonlar, üst kuruluş kurucusu olamazlar.
(2) 5 inci madde uyarınca disiplin amirince düzenlenecek ve yetkili savcılığa gönderilecek adli soruşturma dosyası üzerine uyuşturucu veya uyuşturucu olarak kabul edilen diğer uyarıcı madde kullanımının tespitine yönelik rapor, yetkili savcılıktan istenir ve disiplin kurulu dosyasına konulur. A) 77 nci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “disiplin mahkemesi” ibaresi “disiplin kurulu” olarak değiştirilmiştir. (2) Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezası hariç olmak üzere zorunluluk hâllerinde cezanın yerine getirilmesinin sonraya bırakılmasına veya ara verilerek yerine getirilmesine disiplin amirleri tarafından karar verilebilir. Ancak bu süre hiçbir şekilde cezanın kesinleşmesinin ardından bir yılı geçemez. Cezanın sonraya bırakılmasına karar verilmesi cezaya bağlı idari işlem ve sonuçları ertelemez. (1) İzinsizlik ve ilave hizmet yükleme cezaları; bu Kanunun dördüncü bölümünde yer alan uyarma, kınama veya hizmete kısmi süreli devam cezası gerektiren disiplinsizlik hâlleri ile nitelik ve ağırlıkları itibarıyla bunlara benzer diğer eylemlerin yapılması hâlinde verilir. (4) Aylıktan kesme cezası; disiplin cezası verilen personelin, sosyal güvenlik mevzuatına göre hesaplanan prime esas kazanç tutarından ekli (1) sayılı çizelgede belirtilen oranlarda kesinti yapılmasıdır. Ceza, aylığı tahakkuk ettiren birimce personelin aylığından kesilmek suretiyle yerine getirilir. Aylıktan kesme tam lira üzerinden yapılır ve kuruşlar dikkate alınmaz.